Türkiye ’de milyonlarca üniversite mezunu iş ararken, birçok genç de uyuşturucu tuzağına düşüyor. Gençlerin göz ardı edildiği bir dönemde Saadet Partisi Gençlik Kolları’nın hazırladığı ‘Türkiye’de Gençlik’ raporu, günümüz gençliğinin sorunlarına dikkat çekiyor. Genç nüfustan işsizlik ve istihdam rakamlarına, zararlı alışkanlıklardan siyaset ve sosyal katılıma kadar kapsamlı bilgiler içeren rapor, gençlikle ilgili politikalara ışık tutuyor. Çarpıcı ifadelerin yer aldığı raporda, gençlerin sorunlarına yönelik hazırlanan düzenlemelerin sadece yama görevi gördüğü vurgulanıyor. Türkiye’de gençliğe yönelik herhangi bir politikanın olmadığının altı çizilirken, gençliğin seçim propagandasına kurban edildiği belirtiliyor.

GENÇLER SADECE OY POTANSİYELİ!

Gençlerle ilgili mevcut politikaların yüzeysel ve dağınık olduğunun belirtildiği raporda, durumun vahameti şu sözlerle ifade ediliyor: “Ülkemizdeki genç nüfusun toplam nüfus içerisindeki oranı, diğer gelişmiş ülkelere göre yüksek olmasına rağmen maalesef bu durumdan hakkıyla istifade edilememektedir. Ülkemizin halen kapsamlı bir gençlik politikası yoktur. Politikaların temeli ya sorun ya da seçim merkezlidir. Yani eğer gençlikle ilgili bir sorun varsa ve sorunlar tespit edilerek sınıflandırılmışsa bir politika oluşturulmaktadır. Ya da gençlik seçim dönemlerinde sadece oy potansiyeli olarak görülmekte ve bu kitleye yönelik içi boş vaatlerle bulunulmaktadır.”

GENÇLİK ÜZERİNDE BÜTÜNCÜL DEĞERLENDİRME YAPILMIYOR

Raporda, devletin temel amaç ve görevleri arasında insanın maddi ve manevi varlığının geliştirmesi konusunun olduğu belirtilirken, eğitim ve ekonomik politikalarda gençlerin dikkate alınması gerektiği vurgulanıyor. Gençlerin toplumsal değerlerle örtüşmeyen alışkanlıklarına karşı çalışmaların artırılması gerektiğinin kaydedildiği raporda, şunlara dikkat çekiliyor: “Anayasa, gençleri alkol, kumar, uyuşturucu ve her türlü zararlı alışkanlıklara karşı güvence altına alırken ne yazık ki bunlar politikalara yansımıyor. Gençleri ilgilendiren konular bir bütünlük arz etmektedir. Fakat eğitim, sağlık gibi sektör raporlarında münferit olarak ele alınmaktadır. Diğer taraftan ise kalkınma programlarında gençliğin sektörel olarak ele alındığı da görülmektedir. Fakat bu raporlarda gençliğin kimlik ve kişilikleriyle, bir toplumun dini, ahlaki ve kültürel değerleri açısından sahip olduklarıyla ilgili bütüncül bir değerlendirme yapılmamaktadır.”

GENÇLER KİMLİK KARMAŞASI YAŞIYOR

Araştırmalara göre Türkiye’deki gençlerin büyük bir kısmının kimlik karmaşası yaşadığının hatırlatıldığı raporda, “Araştırmalara göre ülkemizdeki gençlerin yüzde 15’i kendilerini geleneksel, yüzde 10’u modern, yüzde 75’i ise ne geleneksel ne de modern olarak tanımlamaktadır. Yani gençler, geleneksel kalmayı başaramadıkları gibi, modern de olamamaktadırlar. Bu nedenle de kendilerini biraz modern, biraz da geleneksel olarak tanımlamaktadırlar. Aslında bu sonuçlar iyi ya da kötü bir kimliğin yerleşmediğini, henüz oturmamış ve olgunlaşmamış bir zihin yapısını göstermektedir. Gençliğin yüzde 75’inin kendini bu şekilde tanımlamış olması, melez bir durumu temsil etmekle birlikte kültürleme, kültürlenme, kültürleşme ve egemen kültür gibi kavramların önemini ortaya çıkarmaktadır. Gençler inanç ve kabulleriyle, tutum ve tavırlarıyla ara bir formda kendilerini şekillendirmektedir. Bu, hem ferdin kimlik ve kişiliği açısından hem de toplumsal değerler, uyum ve denge açısından oldukça önemli problemlere işaret etmektedir” denildi.

Haber Kaynağı